Küresel iş seyahati harcamalarının 2025 yılında 1,57 trilyon ABD doları ile yeni bir tarihi zirveye ulaşması bekleniyor.
Global İş Seyahati Birliği (GBTA) tarafından açıklanan son çalısmaya göre, bu artış yıllık bazda %6,6’lık ılımlı bir büyümeyi temsil ediyor. Önümüzdeki yıllarda ise daha güçlü bir toparlanma öngörülüyor; 2026’da %8,1’lik bir sıçrama ile büyümenin ivme kazanması bekleniyor. Bu tahminler, küresel ekonomideki dalgalanmalar ve ticaret politikalarındaki belirsizliklere rağmen iş seyahatlerinin dayanıklılığını gösteriyor.
Rapora göre, ticaret gerilimleri ve ekonomik baskılar gibi kısa vadeli zorluklara rağmen, küresel harcamaların 2029 yılına kadar 2 trilyon doları aşması öngörülüyor. Ancak, bu toparlanmanın tam anlamıyla gerçekleşmesi için bazı engellerin aşılması gerekiyor. Zira harcamalar nominal olarak toparlansa da, enflasyona göre düzeltilmiş gerçek harcamaların pandemi öncesi seviyelerin %14 altında kaldığı belirtiliyor. Bu durum, seyahat sektörünün enflasyonist baskılar altında hala tam kapasiteye ulaşamadığını gösteriyor.
ABD Liderliği Geri Alıyor, Çin Yakından Takip Ediyor: Seyahat Edenlerin Memnuniyeti Yüksek
İş seyahati harcamalarında 2025 yılında ABD’nin liderliği yeniden ele geçirmesi bekleniyor, onu yakından Çin takip edecek. Bu, iki ekonominin küresel iş seyahati pazarındaki güçlü konumunu bir kez daha teyit ediyor. Rapor ayrıca, iş seyahatine çıkanların genel ruh haline de ışık tutuyor; iş seyahati yapanların %86’sının seyahatlerini faydalı bulduğu ve çoğunun 2019 öncesine göre aynı sayıda veya daha fazla seyahat ettiği ortaya konuyor.
Bu bulgular, iş seyahatlerinin sadece bir maliyet kalemi olmaktan öte, şirketler için vazgeçilmez bir yatırım olarak görüldüğünü ve çalışanlar tarafından da değerli bulunduğunu gösteriyor. Seyahat kısıtlamalarının kalkmasıyla birlikte artan yüz yüze etkileşim ihtiyacı ve iş ilişkilerini sürdürmenin önemi, bu pozitif eğilimin ana faktörleri arasında yer alıyor.
