Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu ile Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Barbaros Bağlıkaya’nın katılımıyla 1. Mezopotamya Turizm ve Gastronomi Fuarı Lansmanı yapıldı.
Tarihi Cemil Paşa Konağında yapılan lansmanda konuşan Karaloğlu, Diyarbakır’ın en önemli potansiyelinin turizm potansiyeli olduğunu, ancak bu potansiyelin yıllardır baskılandığı ve kullanılamadığını söyledi.
Bu fuarın, Mezopotamya Kültür ve İnanç Turizmi Çalıştayı’nın ilk somut çıktısı olduğunun altını çizen Karaloğlu şöyle konuştu:
“Çalıştay toplantısından sonra Mezopotamya bölgesinde müthiş bir sinerji oluştu. Öncelikle uzun süredir GAP İdaresi Başkanlığımızın üzerinde çalıştığı, ancak kamoyu ile paylaşılmayan ‘Mezopotamya’ markamızın Şanlıurfa ilimizde hem Kültür Turizm Bakanımızın hem de Sanayi ve Teknoloji Bakanımızın katılımıyla lansmanı yapıldı. Sonra gelişmeler devam etti. Taş Tepeler diye Şanlıurfa’da Dünya Kongresi yapıldı. Neolitik dönemle ilgili artık bundan sonra Dünya’da yapılacak bütün bilimsel arkeolojik çalışmaların merkezi doğru adres olan Mezopotamya da olacak. Çünkü Mezopotamya insanlığın yeryüzünde macerasının başladığı topraklardır”
Mezopotamya bölgesinde bulunan Göbeklitepe, Karahantepe, Körtiktepe, Çayönü ve Aslantepe gibi yaklaşık 12-13 tepedeki kazı çalışmaları tamamlandığında insanlığın anavatanın bu topraklar olduğunun bilimsel ve arkeolojik olarak da ortaya konmuş olacağına dikkati çeken Karaloğlu, konuşmasına şöyle devam etti.
“Herkes anavatanını özler. Bir gün mutlaka anavatanına gelmek ister. Onun için Mezopotamya önemli bir yer. Mezopotamya markasıyla Diyarbakır da bir Turizm ve Gastronomi Fuarı’nın yapılıyor olması çok önemli. Bu sadece Diyarbakır’ın işi değil. Bu Türkiye’nin işi, Türkiye Turizm sektörünün işi. Bölgedeki 9 vilayetin ortak işi olarak bakıyoruz ve 24-27 Mart 2022’de Diyarbakır Fuar ve Kongre Merkezi’mizde bu fuarı tertip edeceğiz.”
Mezopotamya’nın hak ettiği yere gelme noktasında bir fırsat olarak gördükleri bu fuara her türlü desteği vereceklerini ifade eden Karaloğlu, konuşması şu sözlerle tamamladı:
“Turizm sektörü sektörler içerisinde özel sektör ağırlığı en yoğun sektördür. Sektör olmadan bu iş olmaz. Sektörün katılımı çok önemli. Biz sektörden çok yoğun bir katılım bekliyoruz ve bölgede gerçekten turizmi hareketlendirecek özellikle kültür ve inanç turizmi noktasında Türkiye’nin ve bölgenin çok önemli bir markasını inşallah fuarda yeniden gündeme taşırız diye temenni ediyoruz. Geçen hafta Diyarbakır’da Mezopotamya’nın altın üçgeninde yol haritasını açıkladık. Yine o gün Şanlıurfa, Diyarbakır ve Mardin’in ortak değeri olan Karacadağ Jeoparkı’nın müracatını UNESCO’ya yaptık. Mezapotamya Karacadağ Jeoparkını da tescil ettirir Dünya Jeoparklar listesine dahil ettirirsek işte o da bizim bölgedeki bu turizm hareketlerimize ivme kazandıracak önemli faaliyetlerimizden birisi olacak. Her şeyden önce sektör Diyarbakır’da düzenlenecek olan Mezopotamya Turizm ve Gastronomi Fuarı’nda bölgedeki turizm hareketini nereye taşıyacağını bence göstermesi lazım. Eski alışkanlıkların bırakılması lazım. Diyarbakır’ı dört saatte kimseye anlatamazsınız. Mezopotamya bölgesinde bundan sonra en önemli aktivitemiz turizm olacak.”
TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya ise bu toprakları dünyaya tanıtmanın asli görevleri olduğunu söyledi.
Bu topraklardaki hikayeleri dünyaya tanıtacak ve taşıyacak olan bir projenin içinde bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Bağlıkaya, fuarın hayırlı ve uğurlu olmasını temenni etti.
Bağlıkaya konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Her biri çok önemli kültür ve turizm potansiyeline sahip olan şehirlerimize, turizmde hak ettiği değeri sağlamak üzere düzenleyeceğimiz fuarımızla bölgeye turizm açısından yeni bir hareketlilik kazandırmayı hedefliyoruz. Düzenleyeceğimiz fuar ile hem ulusal hem de uluslararası alanda bölgeye yabancı alım heyetlerini çekmeyi, sürdürülebilir iş birlikleri oluşturmayı, bölgenin özelliklerini kaybetmeden kalkınmasını ve bu kalkınmadan bölge halkının fayda sağlamasını hedefliyoruz.”
Mezopotamya bölgesini yurt dışında tanıtmak için çalışmalarını sürdürdüklerini anlatan Bağlıkaya, ilk olarak Ukraynalı turizmciler ile bölgenin sahip olduğu tarihi ve kültürel değerleri tanıtacaklarını ifade etti.
Bu tanıtım çalışmalarını kültür turizmine önem veren diğer turizm kaynak pazarında da aynı şekilde sürdüreceklerini bildiren Bağlıkaya, Mezopotamya’nın marka değerini yaptıkları bu çalışmalarla artıracaklarına inandığını belirtti.