Yaşamın her alanında olduğu gibi tatil konusunda da alışkanlıklar değişti. Kentleşme oranının %93’e dayandığı Türkiye’de, doğayla iç içe zaman geçirmek için yeni bir alternatif daha var: Glamping. Gecelik kalış fiyatları ise yaz mevsiminde karavanlı tesisler için 700-1600TL/gece, çadır ve odalı tesisler için 1300-8000TL/ gece arasında değişiyor.
Glamping çoğunlukla yüksek gelir grubundan, sürdürülebilir ve sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemiş, tatilini lüks içerisinde gerçekleştirmek isteyen, kamp hayatını seven ya da sevmek arzusunda olan kişilerce tercih ediliyor. Kampçılığın hem lojistik, hem güvenlik, hem de konfor sorunları, bu özellikleri paylaşan kişilerce glampingin tercih edilmesine sebebiyet veriyor.
Glamping ile ilgili bilgi veren, EVA Gayrimenkul Değerleme Değerleme Uzmanı Eylül Helin Gül, kampçılık kültürünün geçmişten günümüze popülaritesini sürdürdüğünü belirterek, “Doğa içerisinde iyi donatılmış bir otel lüksünü arayanlar ve profesyonel bir yönetim altında iyi organize edilmiş bir tesiste bulunmak isteyenler için artık yeni bir alternatif daha var: Glamping.Günümüzde glamping çoğunlukla yüksek gelir grubundan, sürdürülebilir ve sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemiş, tatilini lüks içerisinde gerçekleştirmek isteyen, kamp hayatını seven ya da sevmek arzusunda olan kişilerce tercih ediliyor. Kampçılığın hem lojistik, hem güvenlik, hem de konfor sorunları, bu özellikleri paylaşan kişilerce glampingin tercih edilmesine sebebiyet veriyor.Etimolojik olarak kelimenin kökenine baktığımızda İngilizcede “büyüleyici” ve “kampçılık” kelimelerinin birleşiminden doğan glamping, misafirlerine temiz bir ortam, şık bir dekor ve ideal nem-sıcaklık gibi fiziksel imkânların yanında, bir otel lüksü sunuyor.” dedi.
Otel konforundaki kamp etkinliğine dönüşen glampingin hala yüksek gelir grubu tarafından tercih edildiği desözlerine ekleyen Gül, “Özellikle pandemi önlemleri çerçevesinde daha mesafeli ve dolayısıyla daha güvenli, bir yandan da oldukça konforlu bir tatil sunan glamping tesisleri, günden güne sayılarını artırıyor. Türkiye’de faaliyet gösteren glamping tesislerine baktığımızda Ege bölgesinde ve Batı Marmara’da bir yoğunlaşma olduğu göze çarpıyor. Bununla birlikte, İstanbul ve çevresindeki kırsal yerleşimlerde de yeni glamping tesislerinin yer aldığını görmek mümkün.
Bazı glamping tesisleri sadece çadır formunda kurulurken, bazılarının bungalov ve karavan gibi alternatif konaklama üniteleri geliştirdiği ve konfor düzeyini arttırma çabasında oldukları göze çarpıyor. Örneğin Marmaris Bördübet koyunda yer alan ve neredeyse kırk yıla yakın bir tarihe sahip olan Club Amazon’da, tamamen karavan düzeninde bir yerleşim planlandığı görülüyor. Konaklayan misafirlerine ev yemeği ve kano etkinlikleri sunuyor, havuzu var ve yakın plajlara da erişmek mümkün. Fethiye Kayaköy’de yer alan Avalon Steppes için ise bir “konsept glamping” dense herhalde yanlış olmaz. Osmanlı ve İngiliz imparatorluk kültürünü oba çadırları ile yansıtan tesiste, çadırların isimleri Yıldız, Topkapı, Buckingham ve Kensington olmak üzere iki impartorluğun saraylarına referans veriyor.
Faralya’da bulunan Perdeu, Seferihisar’da yer alan Mona Glamping, Bozburun’da konumlu Kocabahçe Glamping , Kabak Koyu’ndaki Chakra Beach akla gelen diğer önemli glamping tesisleri. Kocabahçe Glamping çadır ve bunglov konaklama seçenekleriyle birlikte açık büfe kahvaltı, ev yemeklerini sunması ve aynı zamanda kendi koyuna sahip olması yönüyle en cazip glamping alanlarının önünde gelmektedir. Marmaris’te yer alan Bonjuk Bay’de, misafirlere doğayla ve insanlarla iç içe vakit geçirebilecekleri dört farklı plan sunuluyor: Contribute & Play denilen ilk planda, diğer misafirlerle ortak bir paylaşım, öğrenme, yaratıcılık ve gelişim programı dahilinde interaktif bir tatil konsepti sunulurken; bir diğer planda özel etkinliklere ve workshoplara katılmak üzere tesiste konaklayabiliyorsunuz. Bununla birlikte minimum iki gece olmak üzere bireysel konaklamalar ve komple tesis kiralaması gibi seçenekler de mevcut.
Bozcaada’da bulunan Adaperest ve İğneada’da yer alan Longosphere ise Batı Marmara’da yer alan en önemli iki glamping tesisi olarak dikkat çekiyor. Longosphere misafirlerine longoz ormanı içerisinde, göller ve denize yakın konumuyla doğayla iç içe bir tatil imkanı sunuyor. Tesiste iki tipte çadır bulunmakta. Adaperest ise, misafirlerine tam bir izole tatil fırsatı veriyor. Öyle ki, Adaperest’te yalnızca tek bir karavan mevcut. Dört kişiye kadar konaklama imkanı bulunan tesiste, alan içerisinde yer alan bahçeden taze sebzeleri toplamak da mümkün. Cunda’da bulunan Fora Glamping karavan şeklinde lüks konaklama seçenekleri ve oda olarak konaklama imkanı sunuyor. Ama glamping gelişimini bu tesislerle sınırlandırmak mümkün değil, her geçen gün yenisi açılıyor. Glamping sektörü, pandeminin de etkisiyle gün geçtikçe popülaritesini artırıyor, konaklamaya bakış açışı değişiyor ve tesisler yenilikçi yaklaşımlarla gelişiyor.
Tesislerden alınan bilgiye göre rezervasyonlar Nisan ayı ile alınmaya başlanıyor ve birçok glamping alanı nisan ayına kadar fiyatlarını belirlemiyor, yine de erken rezervasyon olanağı mevcut olan tesisler bulunmaktadır. Gecelik kalış fiyatları yaz mevsiminde karavanlı tesisler için 700-1600TL/gece, çadır ve odalı tesisler için 1300-8000TL/ gece arasında değişiyor. Ayrıca kalınan yerin özelliklerine göre de aynı tesis için ciddi fiyat farklılıkları görebiliyorsunuz. Adaperest ve Mono Glamping gibi karavan seçeneği bulunan tesislerde fiyatlandırmalar karavan veya oda seçeneklerine göre değişiyor, aynı şekilde en lüks konaklama olanaklarını sunan Perdeu için bunglov fiyatları gecelik büyük değişiklikler gösterebiliyor. Glamping tesislerinin genelinde gecelik fiyatları içerisinde sabah kahvaltı ve akşam yemeğinin dahil olduğu görebiliyoruz. Tesislerin ücretsiz internet olanaklarıyla birlikte açık hava etkinlikleri (yoga, piknik, yürüyüş vb.) doğayla iç içe modern bir tatil olanağı sunuyor, yeni bir tatil anlayışı gelişiyor.” şeklinde görüşlerini dile getirdi.