Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Beklentimiz 2020’den görece çok daha iyi ama 2019’un hala altında bir hedefle 2021 sezonunu atlatırız. Minimum yüzde 100 büyümeyle 30-31 milyon gibi bir rakamla, ‘V’ çıkışla 2021’i tamamlarız diye düşünüyoruz.” dedi.
FOX TV canlı yayınında soruları yanıtlayan Bakan Ersoy, yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) turizme etkilerine değinerek, dünya genelinde turizmin ortalama yüzde 80 daralma yaşadığını söyledi.
Türkiye’nin de yaklaşık yüzde 70 ile nispeten az bir daralma ile bu sezonu kapatacağını aktaran Bakan Ersoy, “Kişi sayısında 15 milyonun biraz üzerinde, gelirde de 11 milyar dolar gibi bir gelirle bu seneyi kapatacağımızı düşünüyoruz.” dedi.
2021’in önem taşıdığını belirten Bakan Ersoy, şöyle devam etti:
“Önemli olan şimdi 2021. 2021’de de tanıtım kampanyalarından tutun bütün hikaye baştan yazıldı. Eski bildiğimiz sistemlerden maalesef uzaklaşıyoruz. Trafiğin tekrar yoğun bir şekilde açılabilmesi için burada 2 tane önemli nokta var. Bizim beklentimiz 2020’den görece çok daha iyi ama 2019’un hala altında bir hedefle 2021 sezonunu atlatırız diye düşünüyoruz. Bir ‘V’ çıkış olacaktır. Minimum yüzde 100 bir büyümeyle 30-31 milyon gibi bir rakamla, ‘V’ çıkışla 2021’i tamamlarız diye düşünüyoruz.”
“Güvenli Turizm Sertifikasyonu’nun Çok Büyük Faydası Oldu”
Bakan Ersoy, turizmde bu beklentilerin yakalanabilmesi için Türkiye ve dünyada salgının kontrol altına alınması gerektiğine işaret ederek, “Dünya ortalaması (daralma) altında bir daralmayla kapattık derken, bizim Güvenli Turizm Sertifikasyonu’nun çok büyük faydası oldu. Biz burada sektörle beraber çok detaylı bir çalışma yaptık ve çok disiplinli bir şekilde bu sertifikasyonu otellerde, konaklama tesislerinde uyguladık. Daha az bir daralmayla sezon sonuçlandı ki Avrupa Birliğinin ve diğer ülkelerin ekonomik endişelerle ve aldığı korumacılık kurallarına rağmen…” diye konuştu.
Aralık itibariyle Türkiye’de yoğun bir şekilde aşılama programı başlatılacağına dikkati çeken Bakan Ersoy, Sağlık Bakanlığının detayları açıklayacağını belirterek, şunları söyledi:
“Aralık, ocak, şubat derken, hızlı bir şekilde toplum bağışıklığını sağlayacağımızı düşünüyoruz. Tabii 2-3 hafta sonra 2. bir aşı var. Sonrasında da yaklaşık 40-45 günlük bir süreç var, yeterli antikor üretmeniz için. Bu süreçte de bizim toplum disiplini içinde kurallara uymamız, hatta ileriye gidip uymayanları uyarmamız lazım. Herkes bu hassasiyeti gösterirse, biraz daha dişimizi sıkarsak, birkaç ay daha çok disiplinli bir şekilde kuralları uygularsak, rakamların da hızlı bir şekilde düzeldiğini görürüz diye düşünüyorum. Benim tahminim bu yönde. İnşallah bu yaza doğru, ilkbaharda tamamen kontrol altına alınmış bir durumla karşılaşırız.”