Ondan Önce
Bir zamanlar seyahat etmek, acente vitrinlerinde hayal kurmakla başlardı. Renkli broşürler, döviz kurlarıyla dans eden fiyat etiketleri ve “Yurtdışı Turları Başladı!” yazılı afişler… Tatil planları, telefonla yapılan rezervasyonlar ve elden teslim alınan uçak biletleriyle şekillenirken, seyahat bir ritüeldi.
Ve o Geldi ! (1990’ların Sonu – 2000’lerin Başları)
Sonra, sahneye kimin çıktığını biliyorsunuz. O sessiz, renkli harflerle yazılmış, bembeyaz arka plan… Google. Başlangıçta masum bir arama motoruydu, değil mi? “Paris’te ucuz otel” yazdığınızda sadece birkaç garip link çıkaran bir bebek. Ama bu bebek, hızla büyüyordu. İlk darbesi, bilgiyi demokratikleştirmek oldu. Artık acentenin bilmek istemediği fiyatları, kimsenin umursamadığı küçük butik otelleri veya uzak köyleri de bulabiliyorduk.
Bu, sektörün “kartel” üyeleri için tam bir drama başlangıcıydı. Büyük seyahat acenteleri, havayolu şirketleri ve otel zincirleri, sır kutularının sarsıldığını hissetti.
Google Haritalar: Yolumuzu Değiştiren İlk Adım
2005’te Google Maps sahneye çıktığında, sadece bir harita uygulaması değildi. O, kaybolma ihtimalimizi elimizden alan, spontane keşifleri algoritmalara teslim eden bir devrimdi. Artık “birine yol sormak” yerine, ekranımıza bakıyorduk. Ve bu, seyahatin romantizmini biraz da olsa gölgeledi.
Arama Motorundan Seyahat Acentesine: Google Flights ve Hotels
Google, 2011’de Flights ile uçuş arama işine girdiğinde, Expedia ve Skyscanner gibi devlere meydan okudu. Ardından Hotels ile otel rezervasyonlarını da kendi ekosistemine çekti. Artık kullanıcılar, Google’dan çıkmadan tatil planlarını yapabiliyordu. Seyahat acenteleri için bu, bir dijital hayatta kalma savaşıydı.
Google Reviews ve Street View: Seyahatin Sürprizini Öldüren Şeffaflık
Eskiden bir otelin iyi mi kötü mü olduğunu ancak gidince anlardık. Şimdi ise, Google Reviews sayesinde daha bavulu hazırlamadan otelin kahvaltısını, resepsiyon görevlisinin tavrını ve duşun su basıncını biliyoruz. Street View ile gitmeden sokakları geziyoruz. Sürprizler mi? Onlar artık algoritmaların filtrelerine takılıyor.
Yapay Zeka: Google, Nereye Gitmek İstediğimizi Bizden Önce Biliyor
Google, arama geçmişimizi, konumumuzu ve ilgi alanlarımızı analiz ederek bize “Senin için en iyi tatil” önerileri sunuyor. Bu, bir yandan hayatı kolaylaştırırken, diğer yandan seyahatin o eski “rastlantısal” büyüsünü azaltıyor. Tatil artık bir keşif değil, bir öneri listesi.
Broşürlerin Tozlu Raflarından Algoritmalara
Google, seyahat sektörünü dönüştürmekle kalmadı; onu yeniden tanımladı. Eskiden seyahat, bir hayaldi. Şimdi ise bir veri seti. Ama belki de hâlâ bir yerlerde, eski usul bir acente vitrininde, bir broşürün köşesinde “Roma’da üç gece, dört gün” yazısını gören biri, hayal kuruyordur. Ve belki de Google henüz o hayali ölçemiyordur.
